Köle Miyim Sana Ben

Çok degil, bundan 1,5 sene once Beşiktaş, Mehmet Topuz icin 11 Milyon Euro'luk bir teklif yapmis fakat Kayserispor yönetimi anlasilmaz bir biçimde bu teklifi reddetmisti. Anlasilmaz bir biçimde diyorum zira "bizim satilik futbolcumuz yok" diyen yönetim, sezon sonunda Gökhan Ünal'i 5 milyon euro'ya Trabzonspor'a satmisti. Gökhan Ünal'in da gitmesi ile takimda tek tabanca olarak kalan Mehmet Topuz'un transfer döneminde 3 buyuklerden birine gitmesine kesin gözüyle bakiliyordu. Nitekim, Beşiktaş önce "dogustan Beşiktaşli" Mehmet Topuz ile anlaşip sonra da Kayserispor yönetimine Mehmet Topuz'u alacaklarini belirtti. Fakat ayni esnada Mehmet Topuz'un bu konu hakkindaki fikrini ögrenme geregi duymayan (sanki Mehmet Topuz degil de bu aralarinda görüsen yöneticiler oynayacak futbolu) Fenebahçe ve Kayserispor yönetimleri aralarinda anlaşip 5 milyon euro + Gokhan Emreciksin (merak ediyorum acaba Gökhan Emreciksin'in fikrini sordular mi) formülü ile Mehmet Topuz'un bonservisinin artik Fenerbahçe'de olduğunu bildirdiler. Idam mahkumlarinin bile son isteklerinin sorulduğu bir dünyada bir futbolcunun hangi takimda oynamak isteyip istemediginin sorulmasi cok da saçma bir olay degil bence. "Parayi degil, mutlulugu seçtim" diye televizyonlara röportaj veren Mehmet Topuz'dan Fenerbahçe yönetiminin nasil bir performans beklediğini de ayrica tartişilir. 2002 yilinda Mondragon icin Metz ile anlaşip sonra ters ayakta kalan Beşiktaş bugun mağdur pozisyonunda. Yildirim Demirören'in "bu ezikliği yapanlara sormak lazim" dediği söyleniyor Fenerbahçe yönetimini kast ederek. Bu işler sirayla oluyor galiba...

2008-2009 Turkcell Super Lig

Altin Karma

Gümüş Karma

Fıkra

Sezon boyunca nerdeyse her puan kaybinda "Ersun Yanal gidecek, Şenol Güneş gelecek" haberleri cikan Trabzonspor sonunda Ersun Yanal'i gönderip ligi yardimci antrenörü ile bitirmis. Ligin bitmesinin ardindan Şenol Güneş'le anlaşilmasina kesin gözüyle bakiliyormuş ama Seoul takimi Şenol Güneş'i birakmamiş. Bunun üzerine yerli hoca arayişlarina hiz veren başkan Sadri Şener 04 Haziran Perşembe gunu saat 17:00'de Samet Aybaba ile anlaştiklarini açiklamiş. Bu haber üzerine Trabzon ve Trabzonspor camiasi bir anda karişmiş ve herkes başkani Samet Aybaba tercihinden dolayi ağir bir dille eleştirmiş. Bunun uzerine ayni gün saat 21:30'da başkan Sadri Şener yeni bir açiklama yapip Samet Aybaba'dan vazgeçildiğini ve olağan üstü genel kurula gidileceğini söylemiş. Başkanliğa yeniden aday da olmayacakmiş...

Baki Kalan Bu Kubbede

Skibbe'nin Kocaeli'den 5 yemesi ile göreve gelmisti Bülent Korkmaz. Kimilerine göre Galatasaray'in yillardir aradigi, kendi icinden gelen hoca ; kimilerine göre ise sadece sezonun kalanini idare edecek bir emanetçiydi. Iyi de baslamisti macera, son dakika goluyle gelen Bordeaux galibiyeti ile. Ama sonra bir türlü olmadi. Bir türlü sahaya yansitilamayan güzel futbol, oyuncularla bireysel problemler ve sirasiyla Fortis Kupasi, UEFA Kupasi ve Turkcell Super Lig'den havlu atilmasiyla Bülent Korkmaz'in ipi de cekilmiş oldu. Daha sezon bitmeden çıkan yeni hoca arayışlarını yönetimin yalanlama zahmetinde bulunmaması da ayri bir yazı konusudur.

Erken mi geldi, enkaz mı devraldı, kapasitesi mi bu kadardı yoksa sakatlıklar ve şanssızlıklar mı belini büktü bilinmez. Bülent Korkmaz'ın kariyerinde bir Galatasaray macerasi daha olacaktır şüphesiz. Taraftarın gözünde yerinin değişeceğini sanmam, Büyük Kaptanlar her zaman gelmiyor. Bir dahaki macerada görüşmek üzere Büyük Kaptan...

Merci

Velodrome Virage Nord'daki Marsilya taraftari takimlarina sampiyonluğun kaçtigi sezon icin tesekkür ederken...

Eve Dönüş

1999 Aralik'ta veda ettigi Ali Sami Yen'e 2009 Mayis'ta plaketler, pankartlar ve alkislarla dönmek...

Nihayet

Nihayet bitti. Uzun zamandir izlemedigimiz kadar ilginç bir sezon geride kaldi ve Besiktas, Fortis Kupasi'ndan sonra Turkcell Super Lig Kupasi'ni da kazanarak duble yapti. Son 16 yildaki 3.sampiyonluğu kazanan Besiktas'in bu sezonki basarisi takdire sayan. Ilk yariyi liderin 6 puan gerisinde bitirip ligi en yakin rakibinin 5 puan önünde bitirmek kolay degil. Bazilari sans, kismet, rakiplerin formsuzlugu dese de Mustafa Denizli'nin bu takima kattiklari yadsinmamali. Devre arasinda herkesin itiraz edip transferine burun kivirdigi Yusuf Simsek'in sampiyonluktaki payi ortada. 3 buyuk takimi birden samiyon yapma basarisini gösteren Mustafa Denizli'yi tebrik etmemek icin deli olmak lazim.

Gecen sezon oldugu gibi yine son macta Trabzon'da karsi karsiya gelen Trabzon ve Fenerbahce bir kez daha herkesi sasirtan bir mac yapti. Sezonun buyuk bolumunde once sampiyonluk, sonra sampiyonlar ligi icin savasan Trabzon, 10.dakikada one de gectigi maçta 90+4'te yedigi golle sampiyonlar ligi sansini tepti. Galatasaray'in Sivas'i yenmesi ile beraberligin bile yetecegi macta skoru koruyamadilar. Fenerbahce'de ise sezon boyu oynadiklari ve oynamadiklari futbolla tartisilan Alex ve Guiza'nin galibiyetin mimarlari olmasi ilginçti. Lugano'nun yerini Bilica ile dolduracak gibi gozuken Fenerbahce, son dakikada attigi golle sezona 15 gun gec baslayacak olmanin rahatligi ile sezonu noktaladi.

Sezonun büyük çogunlugunda taraftarlarini kahreden Galatasaray, sezonun belki de en iyi topunu oynadigi ilk yarida sadece 1 gol atarak aslinda ligi niye 5.bitirdigini gosteriyordu. Takimi korkak oynattigi icin elestirilen Bulent Korkmaz, Galatasaray'in basinda sahaya ciktigi son maçta takimini mukemmele yakin oynatti. Gecen sezonun 33.haftasinda Sivas'a 3 gol birden atan Arda, dun aksam da 2 gol atarak Sivas taraftarlarinin sevgisini bir kez daha kazandi. Maçtan önce takimini hilal seklinde dizip Tugay'a hediye vererek populist hareketlerine bir yenisi ekleyen Bulent Uygun icin soylenecek en guzel söz maç sonrasi kapali tribünde acilan bir pankartta yaziyordu : TURBÜLENT IS FORMATTING"...