12 Mart 2010 Cuma

Beklenen Haber

4,5 aydır Cola Turka Florya Günlüğü'nde bu haberi bekliyordu herkes. Sonunda oldu. Emre Belözoğlu'nun "talihsiz" hareketi Baros'un ve Galatasaray'ın 4,5 ayına mal oldu. Muhtemelen Pazar günü Ankaragücü maçında 15-20 dakika da olsa oynayacaktır. Bir daha sakatlanmaması dileğiyle...

9 Mart 2010 Salı

Anket


Win Together Lose Together

Kalan maçlar arasındaki en zor deplasmandı Galatasaray için dün akşamki maç. 2 hafta sonra Trabzon'da oynanacak maç bile bundan daha kolay olacak çünkü Trabzon galibiyeti düşünerek Eskişehir gibi kapalı başlamaycak maça. Böyle bir seyirci desteği ile böyle bir atmosferde oynayan bir takımın Kasımpaşa kadar bile yürekli olmayışı bir hayli ilginç. Maçın bir anda 2-0'a dönmesi ve oyunun kopması normal değildi. 16'da ve 43'te sağ elini kullanmasında bir problem görülmeyen Koray Aslan, 46'da Galatasaray savunmasını uyurken yakalayınca maçı zaten koparmış oluyordu.

Yemyeşil gözüken zeminde iki takımın da arka arkaya 5 pas yapamamasını zeminin sertliğine bağlamak da pek yanlış sayılmaz. Sert zemin, sert rakip ve sert bir seyirci karşısında yorgun bir Galatasaray'ın zaten beraberliği bulması mucize olurdu. Özellikle Arda ve Keita'nın bu denli bitkin olduğu maçlarda galibiyet almak son derece zor Galatasaray için. Her an maçı değiştirecek bir hareket yapabilir diye Arda'yı 90 dakika oyunda tuttuğunuz için bu sefer de 1 kişi eksik oynamanın dezavantajı vuruyor sizi.

Sonuçta kritik bir deplasmanda kaybetti Galatasaray. Galibiyet alsa, şampiyonluk yarışında büyük bir avantaj sağlayacaktı. Bursa ve Beşiktaş'ın da eksik maçlarını tamamlamasıyla 4 takım bir anda kendini kıyasıya bir rekabet içinde bulacak. Maçtan sonra Rijkaard'ın da dediği gibi takım halinde kazanıp, takım halinde kaybediyor Galatasaray. Bundan sonra hiç hafta arası maç yapmayacaklar. 10 hafta sonu, 10 tane lig maçı. Win together, lose together...

8 Mart 2010 Pazartesi

Arda'nın 4.Sarısı

Yorucu geçen Şubat ayının aksine Mart ayında sadec 4 tane maçı var Galatasaray'ın. Sırasıyla deplasmanda Eskişehir, içerde Ankaragücü, deplasmanda Trabzon ve içerde Fenerbahçe. Bugune kadar 3 kulvarda attığı toplam 11 gol ve yaptığı 20 asistle başı çeken Arda Turan'ın da ligde gördüğü sarı kart sayısı 3. Yani bundan sonra göreceği ilk sarı kartla, bir sonraki maçta cezali duruma düşecek. Hiçbir maç oynamadan kazanılmasa da, kağıt üzerinde kolay gözüken nice maçlar nice şampiyonlukların uçup gitmesine sebep de olsa Arda'nın bu akşam bir sarı kart görmesine kesin gözüyle bakılıyor. Bugünü kartsız geçip Ankaragücü maçında kart görürse Trabzon deplasmanında, her iki maçı da kartsız geçip Trabzon'da kart görürse Fenerbahçe maçında takımdaki yerini alamayacak.

16 Temmuz Perşembe gününden bugüne kadar 39 tane maça çıkmış Arda. Galatasaray'ın oynadığı toplam maç sayısı 43. Sadece 4 maç kaçırmış yani. 24 maçta 90 dakika oynarken, 7 maçta da 75 dakikanın üzerinde sahada kalmış. Dolayısıyla yokluğu mutlaka önemli olacaktır ama eğer ille de bir maç kaçıracaksa bunun içerdeki Ankaragücü maçı olması en mantıklısı galiba. Yakışıklısından bir sarı kart bekleniyor Arda'dan bu akşam...

7 Mart 2010 Pazar

Taş Devri

Bir özür borcu vardı Bursa taraftarının, doğru. Ama bu denli olayları abartmak, stada torbalarla taş sokmak, bütün uyarılara rağmen kendi oyuncuna dahi taş atmak, rakip takımın bayrağını yakmak, rakip takım otobüsünü polis evine sığındıracak kadar taşlamak futbolla, fanatizmle bağdaşan şeyler değil. Bundan sonra çıkacak cezalarla Diyarbakır'ın küme düşmesi yüksek ihtimal. Kalan haftalarda Diyabakır'da başka maç oynanacağını sanmıyorum. Bu yönden bakınca dünkü olayların aktörlerinin istediği olacak galiba. Operasyon tamam, provakasyon işe yaradı !!