13 Haziran 2009 Cumartesi

Yakıştı

"Parayı değil, mutluluğu seçtim.", "50 milyon da verseler Fenerbahçe'de oynamam.", "Ben zaten Beşiktaşlıydım.", "Gerekirse bir sene futbol oynamam.", "Beni Beşiktaş'tan koparamazlar."

Bazı haberler vardır, sadece gazetede okuduğunuz için inanasınız gelmez. Bir de televizyonda, haberin kaynağından duyayım dersiniz emin olmak için. Işte Mehmet Topuz'un yukardaki sözlerini ilk okuduğum zaman aynen böyle olmuştum. Yine kesin bizim medyanın balonudur, televizyonda görmeden inanmam demiştim. Fakat aynı akşam televizyonda bu sözleri bir kez de Mehmet Topuz'dan duyunca bravo demiştim, delikanlı çıktı Mehmet Topuz. Bu demeçleri takip eden günlerdeki olaylar, Fenerbahçe ve Kayserispor yönetimlerinin tavırları bana ve benim gibi birçok futbolsevere ayni doğrultuda yazılar yazdırmış, yorumlar yaptırmıştı. Mehmet Topuz mağdurdu ve Kayserispor onu bir köle misali istediği takıma satıyordu. Fenerbahçe'ye söz verdikleri için gelecek sezon ya Fenerbahçe'de oynar ya da efendi efendi Kayseri'ye döner diyerek Beşiktaş'ın resmi bir teklifle gelmesine bile tahammüllerinin olmadığını belirtiyorlardı. Bütün bunlar yaşanırken çeşitli spor kanallarına ve radyolara konuşan Mehmet Topuz'un menajeri Fenerahçe ile anlaşmalarının söz konusu olmadığını, Beşiktaş ile mukavele imzalamak için formalitelerin bitmesini beklediklerini söylüyordu.

Gazetelerde yazanlara göre özel uçakla Kayseri'ye giden Aziz Yıldırım Mehmet Topuz'u ayni uçakla Istanbul'a getirmiş ve Fenerbahçe Burnu'nda konaklatmış. Sonrasında da herkesin bildiği gibi FB TV dışında hiçbir gazetecinin alınmadığı bir imza töreni ile (muhtemelen Mehmet Topuz'a soru sorulmaması için böyle bir uygulama yapıldı) Mehmet Topuz kendisini 3 seneliğine Fenerbahçeli yapan sözleşmeyi imzaladı. Mehmet Topuz'un Beşiktaş forması ile poz verdiği gün kendisine öfke kusan Antu.com bile ilerleyen günlerde Aziz Yıldırım'ın talimatı ile tavrını yumuşattı ve bugun de bir zafer kazanılmış edası ile "Herkes Haddini Bilecek" başlığını attı.

Peki bu 7-8 günün sonunda kazanan kim oldu? Ben Beşiktaşlıyım diyip Fenerbahçe'ye imza atan Mehmet Topuz mu, 50 milyon verseler de orda oynamam diyen futbolcuyu alan Fenerbahçe mi, futbolcusuna satılık bir emtia muamelesi yapan Kayserispor mu yoksa "alsak da zaten Beşiktaşlı duruşuna yakışmayacaktı" diye kendini avutan Beşiktaş mı? Kazanan kim oldu bilmiyorum ama bence Mehmet Topuz Fenerbahçe'ye fena halde yakıştı...

11 Haziran 2009 Perşembe

Geri Döndü

“Bütün sezon uğraşıyorsunuz, bütün emekleriniz tek maçla heba oluyor. Kendi galibiyetimize seviniyorum, ama Trabzonlu arkadaşlarım için de üzülüyorum. Trabzonsporlu arkadaşlarımın şu an yerinde olmak istemezdim. Hiçbir şampiyonluk insan hayatından daha değerli değildir. Türkiye’de başarının ölçüsü birinci olmak. Bu yanlış. Şu anda yenildikleri için Trabzonsporlular aşağılanacak. Ama biliyoruz ki onların yerinde biz de olabilirdik.”

Tarih 5 Mayıs 1996, yer Trabzon Avni Aker Stadı. Trabzonspor 11 sene, Fenerbahçe ise 6 senedir şampiyonluğa hasret. Geçmiş 10 sezonda 5 kere Beşiktaş, 4 kere Galatasaray, 1 kere de Fenerbahçe ipi göğüslemiş. O sezonda ise bitime 3 hafta kala Trabzonspor lider, Fenerbahçe ikinci gidiyorlar. 32.haftada Fenerbahçe Trabzonspor’a konuk oluyor ve maçın başında Abdullah Ercan’ın ayağından yediği golle 1-0 yenik duruma düşüyor. Başta Trabzonsporlular olmak üzere Fenerbahçeli olmayan herkes neşe içinde. Ama ilk yarının sonuna doğru Oğuz Çetin’in frikik golu ile içeri 1-1 girmeyi başarıyor Fenerbahçe. Maçın sonlarına doğru ise Aykut Kocaman, Erol Bulut’un soldan getirdiği topu kaleye göndermeyi başararak Fenerbahçe’yi Avni Aker cehenneminden şampiyonluk yolunda çok büyük bir avantajla çıkarıyor. Maçın sonunda bu sefer Fenerbahçeli olmayan herkes üzülürken milyonlarca Fenerbahçe taraftarı şampiyonluk şarkıları söylüyor. Işte böyle bir ortamda soyunma odası koridorlarında kendisine mikrofon uzatılan Aykut Kocaman “Erol topu çok güzel ortaladı, ben de önümde buldum, vurdum, gol oldu” demek yerine Türk Futbol Tarihi’ne geçecek yukardaki sözleri söylüyor.

Bazı futbolcular vardır, hangi takımı tutarsanız tutun nefret edemezsiniz. Cüneyt Tanman’dan nefret eden bir Fenerbahçeli yoktur galiba. Oğuz Çetin’i antipatik gören bir Galatasaraylı bulmak zordur. Metin Tekin ve Ali Gültiken futbolu bıraktıktan sonra bile herkes tarafından saygı gören isimlerdir. Ali Şen 1996 sezonunun sonunda Oğuz Çetin ile birlikte Aykut Kocaman’ı Fenerbahçe’den kovarken sevinememiştim, ezeli rakipte işler karışacak diye.

Istanbulspor, Malatyaspor, Konyaspor ve Ankaraspor maceralarından sonra Fenerbahçe’ye Sportif Direktör olarak geri döndü Aykut Kocaman. Aziz Yıldırım-Volkan Ballı-Daum üçgeninde kendine nasıl yer bulacak bilinmez ama Fenerbahçe’ye dönüşüne üzüldüm desem yalan olmaz...

Tekli Yıl Sendromu ve Konfederasyon Kupası

Bilinçli olarak futbol izlemeye başladığımdan bu yana 1994, 1998, 2002 ve 2006 yazlarında Dünya Kupaları, 1996, 2000, 2004 ve 2008 yazlarında da Avrupa Şampiyonları ile zaman geçirdim. Ne yazık ki sonu tek sayı ile biten yazlar çok yavan, sıkıcı ve sevimsiz geçti. İşte bu tekli yıl sendromunu aşmak için icat edilen Konfederasyon Kupası’nda biz de Türkiye olarak 2003’te mücadele etmiştik. Kamerunlu Marc-Vivien Foe’nin saha içinde aniden yere yığılarak ölmesi turnuvaya damgasını vurmuş, Fransa-Türkiye çeyrek final maçından önce çalınan milli marşlar esnasında Fransız futbolcuların gözyaşları herkesi derinden etkilemişti.

Çılgın transfer haberleriyle avunduğumuz bu yazın Konfederasyon Kupası 14–28 Haziran tarihleri arasında Güney Afrika’da düzenleniyor. Maçların Johannesburg, Rustemburg ve Bloemfontein şehirlerinde oynanacağı Konfederasyon Kupası’nın grupları ise aşağıdaki şekilde oluştu:
A Grubu
Güney Afrika
Irak
Yeni Zelanda
Ispanya

B Grubu
ABD
Italya
Brezilya
Mısır

10 Haziran 2009 Çarşamba

Oyuncu Değişiklikleri

Giren oyuncular
→ Bilica
→ Mustafa Sarp
→ Fink

Çıkan oyuncular
← Lugano (Italya)
← Mehmet Topal (Ispanya)
← Cisse (Fransa)

9 Haziran 2009 Salı

Köle Miyim Sana Ben - 2

Kayserispor Genel Menajeri Süleyman Hurma'nın gazetecilere yaptığı açıklama şu şekilde :

''Bu konuyu ülke gündeminde çok tutmayı arzu etmiyoruz. Bizim kulübümüzün durumu ve görüşü bellidir. Mehmet Topuz bizim mukaveleli oyuncumuzdur. Fenerbahçe ile anlaşamazsa yapacak bir şey yok, zaten Mehmet Topuz ile 1 yıllık daha mukavelemiz var.''

Yani, Kayserispor’un mukaveleli oyuncusu Mehmet Topuz satılık ama sadece Fenerbahçe satın alırsa. Gazetelere yansıyan haberlere göre Beşiktaş 5 milyon Euro, Fenerbahçe ise 5 milyon Euro + Gökhan Emreciksin şeklinde teklif yapmış. Dikkat edilmesi gereken nokta, Süleyman Hurma’nın Beşiktaş’a hiçbir şekilde açık kapı bırakmıyor olması. Eğer mevzu Fenerbahçe ile anlaşılan rakamsa, Beşiktaş da bu rakamı verirse Mehmet Topuz’un Beşiktaş’a gitmesinde ne gibi bir sakınca olduğunu anlayabilmiş değilim. Lakin Süleyman Hurma ve Kayserispor yönetimi kararı vermiş: Ya Fenerbahçe’nin olacaksin, ya kara toprağın…

Arda Turan'la Bu Gece

Dün gece Saba Tümer'le Bu Gece programında Saba Tümer'in konuğuydu Arda Turan. Programa telefonla bağlanan Arif Erdem'in söylediğine göre günlük hayattaki performansının sadece % 10'unu yansıttı ekrana ama buna rağmen inanılmaz keyifliydi. Turkiye'nin yetiştirdiği en yetenekli 2-3 oyuncudan biri olan Arda'nın ne kadar samimi, sempatik ve neşeli biri olduğunu gördük. Sadece Galatasaraylıların değil, Fenerbahçe ve Beşiktaş taraftarları da dahil olmak üzere birçok takımın taraftar grupları tarafından sevilen Arda Turan programı adeta uçurdu. Zaman zaman Saba Tümer'i gülme krizlerine de sokan Arda Turan, programın sonlarına doğru katılan dünya güzeli Almeda Abazi'nin tercümanlığını da yaparak ona geleceği hakkında nasihatler verdi. Beşiktaş maçından önce sahaya terlikle bakmaya çıktığında Çarşı'nın kendisine önce küfür edip daha sonra onu kahkahalar ve alkışlarla soyunma odasına göndermesi de aslında Arda'nın tüm taraftarların gözündeki yerini gösteriyor. Endüstriyel futbola inanan dünya yıldızlarının aksine amatör futbol ruhu ile yaşayan bir yıldız Arda Turan. Bozulmaması ve giderek üstüne koyması dileğiyle...

8 Haziran 2009 Pazartesi

Yılın En İyi Koreografisi

http://www.tribundergi.com/, 2008/09 sezonunda Türk tribünlerinde yapılmış en iyi koreografiyi seciyor. Site kayıtlı kullanıcılarının katılabildigi oylama 25 Haziran'a kadar sürecek.

1 Galatasaray - Olympiakos (ultrAslan)
2 Fenerbahçe - Galatasaray (UNIFEB-CK)
3 Fenerbahçe - Beşiktaş (UNIFEB-CK)
4 Galatasaray - Hamburg (ultrAslan)
5 Bursaspor - Konyaspor (Teksas & TSC)
6 Mersin İdman Yurdu - Beykozspor (Şeytanlar)
7 Antalyaspor - Fenerbahçe (Red Soldiers & Antalyasporlular Derneği)

Adayları görmek ve oy vermek için buraya tıklayın...

7 Haziran 2009 Pazar

Cesur Zenga

Italya'nin efsane kalecisi. Tum zamanlarin en uzun sure gol yememe rekorunu elinde bulunduran isim. Yaptigi inanilmaz kurtarişlar sayesinde Örümcek Adam (Uomo Ragno) lakabini almiş 49 yaşindaki Italyan Teknik Direktör. 2006 yilinda kariyerinin en kötü günlerini yaşadiği (3 maç arka arkaya mağlubiyet) Gaziantepspor sayesinde Türk futbol camiasinin da bir dönem yakindan takip ettiği Zenga, 2008-2009 sezonu boyunca çalıştirdiği Sicilya adasinin iki takimindan biri olan Catania’dan ayrildiği günün ertesinde Palermo’ya transfer oldu. Aralarindaki rekabet bir Göztepe-Karşiyaka, Adana Demir Spor-Mersin Idman Yurdu tadinda. Önümüzdeki sezon Sicilya'da hareketli günler yaşanacağa benziyor...