Bünyamin Gezer'in Hürriyet'e yaptığı açıklamalar keşke polis veya hakem yerine vali olsaydın dedirtecek cinsten. Maçtan önce çıkan kavga sırasında yan hakemin başını yaran maddeyi ve maçı niye tatil etmediğini soran gazeteciye "eğer maçı tatil etsem, sadece ekran başındakiler olayı anlayacaktı. Tribündeki 50.000 kişi ne olduğunu anlamayıp stattan çıkıp yürüyüş yapabilir, gruplar birbirine girebilir, 2-3 kişi ölebilirdi. O zaman bu sorumluluğu alamazdım" gibi, şu hayatta duyup duyabileceğiniz en saçma açıklamayı yapmış.
Olaya bu açıdan bakılırsa, maç içinde Fenerbahçe aleyhine olabilecek hiçbir pozisyonu çalmaması gerekiyor hakemlerin. Zira o statta sadece 2.000-3.000 kişinin pozisyon tekrarlarını televizyonlardan/monitörlerden görme şansı var. Onun dışındaki seyircilerin bu tip pozisyonlar sonrası yürüyüş yapma, kavga etme şansı hala baki.
2 sene önce Ali Sami Yen'deki maçta çıkan olaylar sonucunda 5 maç seyircisiz oynama cezası alan Galatasaray cephesinde ve Galatasaray medyasında ise tık yok. Büyük ihtimalle hala yenilginin şokunu üzerlerinde atamadılar. O maçtan sonra karar çıkana kadar gazetelerde çıkan 4 maç, 5 maç, 10 maç ceza haberleri ile kamuoyu yaratılmış ve Galatasaray'a verilen 5 maçlık ceza kimseye süpriz olmamıştı. 2 gündür başta Damat Ercan Saatçi'nin Hürriyet'i olmak üzere, birçok gazetede cezalar verildi bile. "Boksör" Keita'ya 3 maç, Fenerbahçe'ye 1 maç seyircisiz. Maçtan önce hakemin kafasını yaran, maç içinde sahaya atılmadık madde bırakmayan, Lig Tv kameramanına votka şişesi atan Fenerbahçe taraftarının 1 maçtan fazla cezaya tahammülü yok...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder